Urakus nedir?
Urakus bebek anne karnındayken gelişmeye başlayan ve hamileliğin ilk haftalarında açık olan tüp şeklinde bir yapıdır. Göbek kordonu içinde bulunan yapılardan biri olan allantois ile bebeğin mesanesinin üst kısmının arasında yerleşmiştir. Bu açıklık normal olarak hamileliğin 12. haftasında kapanır, tamamne tıkanır. Daha sonra göbeğin iç kısmı ile mesane arasında uzanan bir kordon şeklini alır.
Urakal anomaliler neleredir?
Urakal anamliler urakusun hamilelik sırasında kapanmaması nedeniyle ortaya çıkar. Sınıflandırılması urakusun açıklık kısmına ve derecesine bağlıdır. Urakus bütünüyle açık kalırsa mesane ile göbek arasında açık bir tüp kalır buna patent urakus denir. Bu durumda göbekten idrar sızıntısı okur. Urakal kist, göbek ile mesnae arasında herhangi bir yerde görülebilir. Urakusun göbek ve mesane tarafı kapanır ancak arada kalan bir kısım açık kalarak içinde sıvı birikimi (kist gelişmesi) olur. Urakal kist genellikle mesane kubbesine yakın kısımda oluşur. Urakal sinüs urakusun göbek tarafında ince bir kısmın açık kalması nedeniyle olur. Bu açıklık kör sonlanır mesaneye kadar uzanmaz. Urakal divertikül ise mesane kubbesinde ki urakus kısmının açık olması ancak göbeğe kadar uzanmaması nedeniyle olur.
Klinik bulgular ve yakınmalar?
Çocuklukta ortaya çıkan urakal anomaliler ya göbekte akıntı yakınması ile veya enfekte olan urakus kistinin bulguları ile ortaya çıkar. Genellikle ilk 3 ay içinde göbek akıntısı görülürken 3 yaşından sonra urakus kistine ve enfeksiyonuna bağlı bulgular, karın ağrısı, göbek altında şişlik, kitle gibi bulgular görülür.
Göbekten berrak idrar benzer sıvı gelişi çoğunlukla patent urakusu düşündürür. Kanlı veya bulanık akıntı varsa urakal sinüs veya kiste bağlı olabilir.
Urakal anomaliler başka nedenlerle yapılan karın ultrasonografisinde tesadüfen bulunabilir. Bırakılan ve ameliyat edilmeyen urakal anomalilerin kanser riski taşıyıp taşımadığı bilinmemektedir. Bu nedenle bulgu vermeyen ve tesadüfen bulunan urakus anomalilerinde koruyucu urakus eksizyonunun değeri tartışmalıdır.
Nasıl tanı konur?
Çocuğunuzun yakınmasına göre yapılacak radyolojik görüntüleme yöntemleri değişir. Göbekten berrak sıvı akıntısı veya idrarın olduğu patent urakus durumunda tanıyı koymak için sondalı işeme sistogramı veya göbekten kateter ilerletilerek ilaçlı röntgen (sinografi) çekilir. Ancak işeme sistoramı hem patent urakusu hem de mesane ve idrar yolunu göstermesi nedeniyle tercih edilen bir yöntemdir.
İdrar yolları ve böbreklerde anomali riski az olmakla birlikte bunların değerlendirilmesi için ultrasonografi yapılmalıdır. Birkaç milimetreden daha büyük olan urakus kistleri ultrasonografi ile görülebilir. İdrar yolu enfeksiyonu sonrasında yapılan ultrasonografide mesane üzerinde urakal kist saptanabilir. Enfekte olan urakus kistleri oldukça büyük boyutlara ulaşarak çevre dokularda hatta karın içinde enfeksiyona neden olabilirler. Şüpheli durumlarda bilgisayarlı tomografi de tanı için yararlı olabilir ancak rutin değerlendirmenin içinde değildir.
Tedavi nasıl yapılır?
Bulgu veren ve yakınmaya neden olan urakus anomalilerinin tedavisi cerrahi eksizyondur.
Göbekten mesane kubbesine kadar urakus bütünüyle çıkarılır. Mesane ile yakın ilişkili ise veya mesane divertikülü varsa mesaneden bir kısım ile birlikte çıkarılması gereklidir. Bulgu vermeyen urakus kalıntılarının ve kistlerinin potansiyel olarak sorun yaratması nedeniyle ameliyat ile çıkarılması uygundur.
Rastlantısal olarak saptanan ve 6 aylıktan küçük olan bebeklerin herhangi bir yakınma ve bulgusu yoksa 1-1.5 yaşına kadar izlenir kapanmayan urakal açıklıklar ve kistler daha sonra ameliyat edilmelidir.
Enfeksiyon bulgularıyla başvuran hastalarda idrar tetkiki ve kültürü de yapılarak idrar yolu enfeksiyonu olup olmadığı kontrol edilir. Eğer urakus kistinde apse oluşumu varsa ve dışarı doğru akıntı oluyorsa bu akıntıdan da kültür alınmalı ve uygun antibiyotik tedavisine başlanmalıdır.
Cerrahi tedavi
Enfeksiyon nedeniyle antibiyotik tedavi başlanan urakal kist hastalarında tedavi sonrası bulgular düzeldikten sonra urakus kisti göbek ve mesane bağlantısını tamamen çıkarmak üzere ameliyat planlanmalıdır. Urakusun tamamen çıkarılmadığı durumlarda kalan dokuların enfeksiyon geçirme ve urakus kistinin tekrarlama riski vardır. Enfeksiyon sırasında ameliyat edilen hastalarda ameliyat alanı daha geniş ve doku kaybı daha fazla ve yara iyileşmesi daha sorunlu olur. Nadir olarak enfekte urakus kisti bağırsaklara doğru açılır ve bağırsakların zarar görmesine neden olur.
Urakus kistinin abseleştiği durumlarda abse açık veya peruktan olarak boşaltılır. Boşaltma işlemi sırasında kist içinde biriken abse sıvısı temizlenir ve içinde birikim olmaması için dren yerleştirilebilir. Antibiyotik tedavisi başlanır. Enfeksiyon bulguları düzeldikten sonra ameliyat yapılmalıdır. Enfekte dokular nedeniyle ameliyat sırasında daha fazla doku çıkarılır.
Laparoskopik urakus kist eksizyonu cerrahi alternatiflerden biridir. Kapalı yöntemle göbek üstünden ve göbeğin her iki yanından yerleştirilen portlar ve kamera ile urakus kisti göbekten mesane kubbesine kadar tümüyle çıkarılabilir.
Küçük çocuklarda göbek ile mesane arasına yapılan 1.5 cmlik küçük bir kesi ile hem göbek hem de mesane kubbesine ulaşılarak urakus kist eksizyonu yapılabilir. Daha büyük veya kilolu çocuklarda kesinin uzatılması gerekir. Ameliyat sonrasında komplikasyon riski düşüktü. Mesane kubbesinden urakus kisti ile ilişkili bir kısım çıkarılırsa mesane kapatılması yapılır ve5 gün süreyle mesaneye idrar sondası yerleştirilir. Çocuğunuz mesane sondasına birleştirilen bir idrar torbası içine idrarını yapar. Ameliyat sonrası yara iyileşmesi veya mesaneden idrar sızıntısı ile ilgili sorunlar genellikle enfeksiyon nedeniyle tek seansta ameliyat yapılan hastalarda görülür.